Basında ÖzÜ - 10 Bin Kadın Girişimci Meyvelerini Veriyor

ELİF ERGU

 

Goldman Sachs Vakf ı'nın 10 Bin Kadın Girişimci programının Türkiye'deki uygulayıcısı Özyeğin Üniversitesi'nde kadın girişimciliği programının bugüne kadarki sonuçları açıklandı. Türkiye'de 403 kadın bu eğitimlerden geçti, bu kadınların yüzde 83'ü cirolarını büyüttü.

 

DÜNYADA Goldman Sachs Vakfı tarafından 2008 yılında başlatılan, 48 ülkede uygulanan 10 bin Kadın Girişimci programı Türkiye'de 2009 yılından bu yana Özyeğin Üniversitesi tarafından uygulanıyor. 2010'da başlayan eğitimlere bugüne kadar 7900 kadın başvurdu, 403 kadın eğitim aldı. Geçtiğimiz hafta programın bir değerlendirmesi yapıldı ve eğitim alan kadınların yüzde 83'ünün cirolarım büyüttüğü, yüzde 77'sinin de istihdamım artırdığı açıklandı. Bu yıl Özyeğin Üniversitesi'nde yapılan toplantıya çok sayıda kadın girişimci katıldı, örnek girişimcilik öyküleri "Girişimcilik Yolculuğunda Kadın -Erkek İşbirliği" panelinde dinlenildi. 10 Bin Kadın Girişimci Programıyla güç kazanan ve işlerini büyüten kadın girişimcilerden ilham veren başarı öyküleri:

 

 

MyCey Yönetici Ortağı Sezin Aksin: "13 sene önce kurduğum bir marka MyCey. Evde otururken, etraf undaki hamile arkadaşlarıma hediye etmek amacıyla annemle birlikte diktiğim emzirme minderi çok beğenilince, neden bunu bir işe dönüştürmeyeyim ki dedim. O dönemde bankadan SMS ile gelen "tüketici kredisi ister misiniz?" mesajına bu iş fikrimle karşılık vererek, şirketimi kurdum. Bebek mağazalarını gezerken bir gün o raflarda kendi ürettiğim ürünlerin olacağını hayal ediyordum. Evimin bir odasını ofis gibi kullanarak üretme aşamasına geçtim. Henüz bir iş yerim yoktu, ofisim yoktu, malzeme aldığımda koyacak yerim yoktu. Bu yüzden de depo olarak ilk aşamada oturduğum binanın sığınağını kullandım. Sonra işler büyüdükçe, gelen malzemelerin sayısı arttıkça kendime bir depo tuttum, ofis buldum, zamanla da ortaklıklar kurdum. Bir ürünle başladığım girişimimde 105 ürüne ulaştım.Yüzde 99 yerli üretimle, 12 ülkeye ihracat yapar duruma geldik. 2014 yılında Özyeğin Üniversitesi'nin yürüttüğü 10 bin kadın girişimci projesine dahil oldum. Finansal okuryazarlığım arttı. Boğaziçi Üniversitesi Turizm İşletmeciliği bitirmiştim. Pazarlama, işletmecilik vs gibi eğitimleri kendi okulumdan almış olsam da örneğin işin finans tarafım hep göz ardı etmiştim. Kızım 9 aylıktı bu işe kalkıştığımda. Evin bütün sorumluluğunu eşim üstleniyordu. En büyük desteği eşimden gördüm diyebilirim. Fuarlara gittiğim ve yoğun çalıştığım dönemlerde eşim tüm sorumluluğu aldı. Çalıştığımız sektör her ne kadar anne bebek ürünleri üzerine de olsa düşünülenin aksine çalışanların çoğunluğu erkek. Son 3 yıldır eşim de benimle birlikte çalışıyor. O olmasa şirketi bu durumlara getiremezdim."

 

 

Özge Torna Ortağı Özge Çetin: "Tamamen erkek egemen bir sektörde, 7 yıldır işin başındayım. Makine imalat sektöründeyim. Babamın 1999'da, 200 metrekarelik bir alanda kurduğu ve makine imalatı yapüan bir aile şirketimiz vardı. Ancak bir süre sonra babam ve ortağı, işlerin çok kötü gittiği bir dönemde şirketi kapatma kararı aldı, iflas ettiler. Ben de o dönemde tamamen babamın yaptığı işten uzak bir sektörde, uluslararası lojistik üzerine deneyimimi gerçekleştiriyordum. Ancak babamın şirketi iflasın eşiğine gelince bir şeyler yapmam gerektiğini düşünerek işin başına geçmek istedim. Ama babam çok ciddi şekilde buna karşı çıktı.

 

Başaramazsın, burası sana göre bir yer değil, dedi. Batacaksak da mutlaka denemeliyiz dedim. O zamanlar henüz 23 yaşında hiç bir iş deneyimi olmayan, hiçbir şekilde çalışmamış biriydim. Stajın dışında hiç bir deneyimim yoktu ki bu iş alanıyla alakası da yoktu yaptığım stajın. Babam rahatsızlandı ve 2 yü boyunca hiç işe gelemedi. Ve bu süreçte bütün sorumluluk bana kaldı. Tabu hiç bir şey bilmiyorum, malzemeleri bile tanımıyorum. Tedarikçilere yanlış siparişler geçiyorum. Bir gün bu böyle olmaz dedim, 10 kişilik atölyede bir şey öğrenemediğimi fark ettim. Gece gündüz, cumartesi pazar demeden, hiç tatil yapmadan, neredeyse uykumda bile imalat yapar hale geldim. Atölyeden çıkmaz oldum. Gösterdikleri tüm direnişe rağmen çalışanlarla birlikte her işe girdim. Müşteriler tarafında da benzer şeyler yaşadım. Atölyeye geldiklerinde bana "yetkili nerede" diye soruyorlardı. Sırf kadın olduğum için müşteri büe kaybettiğim oldu.

 

İşin başına geceli yedi yıl oldu ve şirketi iflastan kurtardığımız gibi her yıl yüzde 20 - 30 ciro artışı yaşadık. Ama Özyeğin Üniversitesi'nin bana çok büyük katkısı olduğunu söylemeden edemeyeceğim. Eksik olduğumu düşündüğüm pek çok alanda açıklarımı bu eğitimlerle kapadım diyebilirim.

 

Büyük bir holding üe çalışmaya başlamıştık ama bir süre sonra şirket yapüması planlanan tüm işleri iptal etti. Sebebini ilk başlarda anlamadım. Fakat sonradan şirketin CEO'su bu durumu bir itirafla açıkladı. Kadın olduğum için, genç olduğum için bana güven duymadıkları gerekçesiyle yeni siparişler vermeme kararı almışlar. Ama daha sonra hakkımızda o kadar çok pozitif fikre sahip olmuşlar ki bırakın yeni işler vermeyi, ortaklık bile teklif ettiler."

 

 

Dilmesan Metal Ortağı Handegül Arkain

Dilmesan Metal’de Genel Müdür olarak çalışıyorum. 22 senelik bir firmayız. Aslında çok da tercih etmeyerek, gönlümden geçmeyerek makine mühendisi oldum diyebilirim. Ablam da benim gibi makine mühendisi. Babam boş zamanlarımızda her daim bizi işyerimize götürürdü. Ben bunu daha sonra gözümüzü gönlümüzü alıştırmak için yaptığını düşündüm. Elimizle tek tek parça yaptık ablamla birlikte. Elinizi bulaştırmadığınızda öğrenemiyorsunuz. Her adımında beraber çalıştık. Aile şirketinin elbette zorlukları da var güzellikleri de… Birbirinize kenetleniyorsunuz bir kere. Özyeğin Üniversitesi’nin düzenlediği 10 bin girişimci kadın programına katılarak teknik eğitimin ötesinde eksikliklerimi giderme şansım oldu. Ben beşinci Dönem mezunuyum. Yönetimsel manada, pazarlama, sosyal sorumluluk gibi konularda çok geliştirdim kendimi bu program sayesinde.