Basında ÖzÜ - Üniversiteliler Kuruyan Derelere Can Verdi

Sözcü

ÖZYEĞİN Üniversitesi, "Yaklaş 2030 Programı" ile yoğun kentleşmenin eko sistemdeki etkilerini, kampüsteki kuru dere ile tartışmaya açtı. Öğrencilerin dikkatini dereye çekmek için iletişim, tasarım ve sanat projeleri hayata geçirildi. Kuruluşunun 15. yılında Özyeğin Üniversitesi, öğrencilere akademik ve pratik bilgiyi buluşturmak için yenilikçi yollar sunuyor. Sürdürülebilirlik Platformu'nca 2018'den bu yana sürdürülen 'Yaklaş 2030 Programı' ile küresel sorunlara bilim ve sanat perspektifiyle yaklaşıldı. Böylece her öğrenci, sürdürülebilir gelecek inşasında yeteneklerini kullanmayı keşfederek, küresel sorunlara eleştirel bakış, duyarlık ve sorumluluk bilincini kazanıyor.

Sahaları Kampüs

Özyeğin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Esra Gençtürk, "2018'den bu yana süregelen projemiz Yaklaş 2030, disiplinlerarası mesafeleri azaltan, yatay bir öğrenme anlayışını hayata geçirdi. Özyeğin Üniversitesi bu yıl, kampüs içindeki kuru dereye odaklandı. Dere güzergahını takip eden öğrenci ve akademisyenler, kampüste kurumakta olan tatlı su kaynaklarını ders ve atölyelerinin merkezine taşıdı. Böylece bir üniversite kampüsü, gündelik hayatta, kentte ve daha büyük ölçekte yapılabileceklere dair saha çalışmasına dönüştü" dedi.

"Dereleri Fark Edelim"

Prof. Gençtürk sözlerini şöyle sürdürdü, "Öğrencilerimiz, sürdürülebilirliği yalnızca teorik bilgilerle öğrenmekle kalmayıp, harekete geçip, bizleri de eyleme davet ediyor. 'Yaklaş 2030 Bir Derenin Kenarında Projesi' ile dünyamızın su döngüsünün en önemli bileşenlerinden akarsular; kara ve su ekosistemleri arasında geçişi sağlamakla kalmıyor. Sanayileşme ve kentleşmeyle, nehirler ve dereler bugün kentlerde kanallarla yer altına alınmış, üstleri kapatılarak, doğal su döngüsüyle bağlantıları kesilip, ekolojik yapıları bozulmuş. Kuruyan dereleri fark edersek onları yeniden canlandırmak için yeni yollar hayal edebiliriz."